4 Tem 2011

Death in Babel, Love in İstanbul



Ve sonunda bitirdim! Okurken arada dayanamayıp yarıda bıraktım, bazı yerleri çok sevdiğim için defalarca okudum, bazı yerleri unutmamak için tweet yaptım. Bu kitap kendi içinde o kadar çeşitli ki çok başka ve şaşırtıcı duygular hissediyorsunuz. Fuzuli'nin devrinden başlayıp Meşrutiyet ilanına kadar sizi sürüklüyor. Zevkle sürükleniyorsunuz. Arada kafanız karışıyor. "Ben şimdi nerdeyim?" "Bu da kim?" gibi şeyleri kendinize defalarca soruyorsunuz. Rukal'in (inci) denize düşürülmesiden tutun Patrona Halil isyanına kadar bütün iğrenç duyguları yaşıyorsunuz :) Ama sonunda damağınızda hoş bir tatla bu kitabı kapatıyorsunuz.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts with Thumbnails